Besat AYYILDIZ
Şehit Düştüğü Tarih: 28 Ocak 1998
Şehit Düştüğü Yer: Adana
Doğduğu Tarih: 1966
Doğduğu Yer: Yozgat Boğazlıyan
Mezar Yeri: Kabasakal Mezarlığı, Adana
Adana'nın
Kiremithane Mahallesi'nde polis hiçbir uyarı yapmadan üç devrimciyi bütün
mahalle halkının gözleri önünde katletti. Polis önce mahalleyi kuşatmış,
katliamın yapıldığı evin alt katındaki Mehmet Topaloğlu'nun
yakınlarını bir odaya kilitlemiş, sonra üst kata çıkıp kapıyı hileyle açtırmış
ve içeride bulunan Mehmet Topaloğlu, Besat Ayyıldız ve Bülent Dil'i
katletmiştir.
Mehmet Topaloğlu; Kurtuluş Gazetesinin temsilcisi olup silahlı ve illegal hiçbir
faaliyetle ilişkisi yoktu. Bölgede herkesin tanıdığı, yasal kimliği ile dolaşan
bir insandır.
Besat Ayyıldız
ve Bülent Dil ise Devrimci Halk Kurtuluş Cephesi Akdeniz Bölge Komutanlığı’na
bağlı Kır Silahlı Propaganda Birliği’nin savaşçılarıdır. Bir zorunluluk
nedeniyle silah ve teçhizatları ile birlikte şehire
inmek zorunda kalmışlardı.
BESAT AYYILDIZ (NAZMİ) Türk milliyetinden,
yoksul köylü bir ailenin çocuğudur. Çocukluğu ve gençliği yoksulluk içerisinde
geçti. Ailesinin yoksul olması sebebiyle birçok değişik işte çalışmak zorunda
kaldı. Onun devrimci düşünceleri, düzene karşı oluşu, ezilmişliğini görmesi bu
yıllarda başlar. Lise yıllarında Devrimci Sol'la tanıştı. Ama bu tanışıklığı
üniversite yıllarına kadar örgütlülüğe dönüşmedi. 1988-'89 Ankara Dil Tarih'te
gençlik içerisinde görevler aldı. Daha sonra Ankara Dev-Genç ve İç Anadolu
bölgesinde çeşitli sorumluluklar aldı. Birçok kez gözaltına alındı. Kısa süreli
tutsaklıklar yaşadı. Düşmanın baskıları karşısında yenilmedi. Besat'ın işkencedeki, hatta adliyedeki baskılara karşı
direnişi oldukça çarpıcı ve örnek teşkil eder niteliktedir.
Besat 1994'te iradi olarak
geçici bir süre yurtdışına
çıkarıldı. Bu sürede kısa süreli iki tutukluluk yaşadı. Ama tüm bu
tutsaklıklar, işkenceler Besat'ın düşmana olan
savaşma isteğinden, devrim tutkusundan hiçbir şey kaybettirmedi. O hep düşmana
karşı silah elde savaşmanın coşkusuyla yaşadı. 1997'de kıra çıkmadan önce şöyle
diyordu:
"... En büyük hedeflerimize
ulaşmanın, en büyük zaferlerimizi kazanmanın yolunun en küçük, en basit, en
sıradan denilen işleri yapmakla, oturtmakla başladığını ve aslında
tamamlandığını öğrendik. Savaşın bu yanında savaşçının kişiliğindeki ısrar ve
kararlılığı öğrendik. İrade savaşının zorluğu gerçeğinden bir dayanıklılığın
her alanda gerekli olduğunu öğrendik. İnancımızda, karnımızda, dizlerimizde... herşeyimizde bizi takatten düşürecek, düşmana prim
verdirecek, düşmana zafer kazandıracak herşeyin
kendimizi tanımadaki eksiklik ve kendimizi tanıyıp değiştirmedeki
eksikliklerden kaynaklandığını öğrendik... Savaşı yaymak için başarmak zorunda
olduğumuzu öğrendik. Özgürleşmek için kendi savaşımızı ve kurumlaşmamızı
tamamlamamız gerektiğini öğrendik..."
Besat bu söylediklerine bağlı
kaldı. Dağlara ayak bastığı andan itibaren taşıdığı sorumluluğu ihanetlere ve
olumsuzluklara rağmen unutmadı. En zor koşullarda dahi inancını ve
Parti-Cephe'ye bağlılığını yitirmedi. Bülent yoldaşla birlikte tek bir
mermisini bile düşmana kaptırmamak için büyük bir çaba sarfetti.
Can kaygısına düşmedi. 28 Ocak 1998 günü şehit düştüğünde, devrime, halka,
Parti-Cephe'ye bağlılık, özveri ve mücadele ile dolu yıllarını miras bıraktı. Amanoslarda ve Toroslarda Besatların açtığı yolda savaş gelişecek ve onlar Akdeniz
bölgesinin Kır Silahlı Propaganda Birliği savaşçıları olarak yaşayacaklardır.
(Besat Ayyıldız'ın özgeçmişi, DHKC
Basın Bürosu'nun
4 Şubat 1998 tarihli, 60 No’lu Açıklamasından alınmıştır.)
Hakkında
Daha Geniş Bilgi İçin...
Yoldaşları, yakınları Besat Ayyıldız’ı Anlatıyor: